Objective: The effect of severe acute respiratory syndrome-coronavirus-2 (SARS‑CoV‑2) infection on autoimmunity in both disease and post-disease stages has not been fully explained. There is not enough information about the evaluation of autoimmune antibodies in convalescent SARS-CoV-2 patients. This study aimed to investigate the presence and types of autoantibodies in post-illness coronavirus disease-2019 (COVID-19) patients and to compare them with indirect immunofluorescence assay (IIF)-antinuclear antibody (ANA) results before SARS-CoV-2 infection.
Materials and Methods: Twenty-four COVID-19 patients with known and reported ANA test results prior to SARS-CoV-2 infection were included in this study. Patients’ IIF-ANA, extractable nuclear antigen blot and anti-dsDNA tests were studied three and nine months after SARS-CoV-2 infection.
Results: Three months after SARS-CoV-2 infection, 41.66% of patients had a positive IIF-ANA test. When we compared these results with pre-infection ANA results, 3 patients (12.5%) were variable. The first case was chromosomal granular positive before infection and was found to be homogeneous, and cytoplasm was speckled positive after infection. Additionally, Scl-70, DFS70, and anti-dsDNA were found to be positive. We think that lupus symptoms were triggered after COVID-19. The second case had negative ANA before infection, while the ANA was antinuclear membrane positive (2+) three months after infection. Also, anti-RNP/Sm was detected as positive. The third case had negative ANA before infection, and was detected to have speckled weakly positive ANA three months after infection. However, autoantibody positivity was not detected.
Conclusion: As a result, these data support the idea that SARS-CoV-2 infection may trigger autoimmunity and be associated with the development of autoantibodies.
Amaç: Şiddetli akut solunum yolu sendromu-koronavirüsü-2 (SARS-CoV-2) enfeksiyonunun hem hastalık hem de hastalık sonrası evrelerde otoimmünite üzerindeki etkisi tam olarak açıklanamamıştır. Nekahet dönemindeki SARS-CoV-2 hastalarında otoimmün antikorların değerlendirilmesi hakkında yeterli bilgi bulunmamaktadır. Bu çalışmada, hastalık sonrası koronavirüs hastalığı-2019 (COVID-19) hastalarında otoantikorların varlığını ve tiplerini araştırmak ve bunları SARS-CoV-2 enfeksiyonu öncesi dolaylı immünofloresan (IIF)-antinükleer antikor (ANA) sonuçlarıyla karşılaştırmak amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: Bu çalışmaya SARS-CoV-2 enfeksiyonu öncesi bilinen ve bildirilen ANA test sonuçları olan 24 COVID-19 hastası dahil edilmiştir. Hastaların IIF-ANA, ekstrakte edilebilir nükleer antijen blot ve anti-dsDNA testleri, SARS-CoV-2 enfeksiyonundan üç ve dokuz ay sonra çalışılmıştır.
Bulgular: SARS-CoV-2 enfeksiyonundan üç ay sonra hastaların %41.66’sında pozitif IIF-ANA testi saptanmıştır. Bu sonuçlar enfeksiyon öncesi ANA sonuçlarıyla karşılaştırıldığında üç hastada (%12.5) değişkenlik gözlenmiştir. İlk olgu enfeksiyondan önce kromozomal granüler pozitif ve homojen, enfeksiyondan sonra sitoplazma benekli pozitif saptanmıştır. Ek olarak, Scl-70, DFS70, anti-dsDNA pozitif bulunmuştur. Lupus semptomlarının COVID-19 sonrası tetiklendiği düşünülmektedir. İkinci olguda, enfeksiyondan önce ANA negatif iken, enfeksiyondan üç ay sonra ANA antinükleer membran pozitif (2+) saptanmıştır. Ayrıca, anti-RNP/Sm pozitif tespit edilmiştir. Üçüncü olgu da enfeksiyondan önce ANA negatif, enfeksiyondan üç ay sonra benekli zayıf pozitif ANA olarak tespit edilmiş, ancak otoantikor pozitifliği tespit edilmemiştir.
Sonuç: Sonuç olarak bu veriler SARS-CoV-2 enfeksiyonunun otoimmüniteyi tetikleyebileceği ve otoantikor gelişimi ile ilişkili olabileceği fikrini desteklemektedir.